Nasıl eğer bir adam hem hoca, hem subay, hem adliye kâtibi, hem mülkiye müfettişi olsa, onun herbir dairede birer nisbeti, birer vazifesi, birer hizmeti, birer maaşı, birer sorumluluğu, birer yükselişi;ve başarısızlığına sebep birer düşman ve rakipleri oluyor. Ve padişaha karşı çok unvanlarla görünüyor ve görür. Ve çok lisanlarla ondan yardım ister ve amirinin çok unvanlarına müracaat eder. Ve düşmanların şerrinden kurtulmak için, yardımını çok suretlerle talep eder.
Öyle de, bir çok isme mazhar ve çok vazifelerle yükümlü ve çok düşmanlara müptela olan insan,Duaların da Allah’a sığınırken, birçok ismi zikreder. Nasıl ki, insanoğlunun övünme sebebi ve Gerçekten de en hakiki insan-ı kamil olan Muhammed-i Arab Aleyhissalatü Vesselam, Cevşenü’l-Kebir namındaki münacatında O’na bin bir ismiyle dua ediyor, ateşten O’ na sığınıyor.
